‘Sevmiyorum’ temalı bir sürüş daha yapalım dedik, bu kez de xtrabit ‘Torpido’ racing olduk…
5 Yorum
Bakış ölçeğini içeriyor ama aslında biraz fazla şahsi oluyor bunlar biz tabi seni tanıyoruz da yutupdan denk gelen adam ne düşünür pek bilemiyorum. Henüz elmas elbiseli adam değiliz malum ülkede. 🙂
Yani biraz daha bakışa, genelliğe bilgilendirici şeyler eklesen daha iyi olabilir. Ben tabi kayıtlarınızı vakitlice pek izleyemiyorum ama bunu izleyebildim eski kayıtların o yüzden ayrıca güzeldi mesela. Aklımıza pek gelmeyen şeyleri getirmiş oluyordun. Ha tabi bunlar biraz mesai gerektiriyor anlayışlı olsun herkes. 🙂
Bu pisti bende sevmiyorum hatta pist denilince akıl listemde olan bir yer kesinlikle değil hatta ve hatta dünya üzerinde ki pistlerin %60’ı buradan çok daha güzel ve pist namına uygundur derim.
Tier 1 olması da beni gram ilgilendirmiyor üzerinde nitelikli bir yapı olmayınca Imola, Estoril gibi takvimde olmayan buradan 100 değil 1000 kat daha iyi pistler var. Mesela millet fransız pistlerine seyir yönünden de laf eder ama buranın seyri çok daha berbat. Bazı pistlerin her dönem olumlu seyir vermemesinin nedeni zorlukları ve zeminleridir ancak bu pistin ki öyle değil buranın dizilimde iş yok.
Artı milliyetçilik namına bir piste ve bu tip bir olaya sahip çıkmanın ne kadar önemli olduğu görülüyor bunun gibi işe yaramaz ama yürütülen birkaç pist varlığı üzerinden.
Bahsi geçen Brno’a ise ben katılmam mesela. Brno zorlayıcı ve akıcılığı olan bir pist. Dizaynı değil (olağan) karakteri farklı sadece. Brno da geçiş imkanları da bol ve sim de yarışmaktan çok zevk alıyordum.
Bir de genişlik ve hız karakteri biraz farklı güçlü makinelerle daha zevkli ve akışkan gelen bir pist, low level open wheel’lerle biraz sıkıcı gelebilir yani. Mesela 3. viraj seti çok güzel ve çizgileri ile zorlayıcı hatta bu set iyi pistlerde dahi nadir görülen bir seviyede diyebilirim.
Tabi ülkesiyle de Grade 1 seviyesinde değil. Fakat ucuz, çıkma imkanı kolay. Aslında ilerleyici bir medeniyet olsa bizim bu tip daha ucuz bir piste de ihtiyacımız vardı. Çünkü bizim en verimli kullanılabilen Ülkü ile İstanbul Park arasında galaksi seviyesi fark var.
Eyvallah. Fark ettim aslında eh laf olsun diye şeeyediyoruz bazen. Sonradan bakınca gereksiz geliyor. 🙂
Değil ama onlarla da kıyaslama zaten o class da bir pist değil bu ve ucuzdur. Her tarafımızın silverstone olmasına gerek yok yani.
Ha şunu söyleyeyim mesela saydığın üçlü arasından FIA GT makinelerine silverstone hariç belki de daha uyumlu daha zevklidir. 2 tekerde ki durumunu bilmiyorum daha yeni yarışlar olmuş, geniş geniş olması serin serin geliyor olabilir. 😛
Bakış ölçeğini içeriyor ama aslında biraz fazla şahsi oluyor bunlar biz tabi seni tanıyoruz da yutupdan denk gelen adam ne düşünür pek bilemiyorum. Henüz elmas elbiseli adam değiliz malum ülkede. 🙂
Yani biraz daha bakışa, genelliğe bilgilendirici şeyler eklesen daha iyi olabilir. Ben tabi kayıtlarınızı vakitlice pek izleyemiyorum ama bunu izleyebildim eski kayıtların o yüzden ayrıca güzeldi mesela. Aklımıza pek gelmeyen şeyleri getirmiş oluyordun. Ha tabi bunlar biraz mesai gerektiriyor anlayışlı olsun herkes. 🙂
Bu pisti bende sevmiyorum hatta pist denilince akıl listemde olan bir yer kesinlikle değil hatta ve hatta dünya üzerinde ki pistlerin %60’ı buradan çok daha güzel ve pist namına uygundur derim.
Tier 1 olması da beni gram ilgilendirmiyor üzerinde nitelikli bir yapı olmayınca Imola, Estoril gibi takvimde olmayan buradan 100 değil 1000 kat daha iyi pistler var. Mesela millet fransız pistlerine seyir yönünden de laf eder ama buranın seyri çok daha berbat. Bazı pistlerin her dönem olumlu seyir vermemesinin nedeni zorlukları ve zeminleridir ancak bu pistin ki öyle değil buranın dizilimde iş yok.
Artı milliyetçilik namına bir piste ve bu tip bir olaya sahip çıkmanın ne kadar önemli olduğu görülüyor bunun gibi işe yaramaz ama yürütülen birkaç pist varlığı üzerinden.
Bahsi geçen Brno’a ise ben katılmam mesela. Brno zorlayıcı ve akıcılığı olan bir pist. Dizaynı değil (olağan) karakteri farklı sadece. Brno da geçiş imkanları da bol ve sim de yarışmaktan çok zevk alıyordum.
Bir de genişlik ve hız karakteri biraz farklı güçlü makinelerle daha zevkli ve akışkan gelen bir pist, low level open wheel’lerle biraz sıkıcı gelebilir yani. Mesela 3. viraj seti çok güzel ve çizgileri ile zorlayıcı hatta bu set iyi pistlerde dahi nadir görülen bir seviyede diyebilirim.
Tabi ülkesiyle de Grade 1 seviyesinde değil. Fakat ucuz, çıkma imkanı kolay. Aslında ilerleyici bir medeniyet olsa bizim bu tip daha ucuz bir piste de ihtiyacımız vardı. Çünkü bizim en verimli kullanılabilen Ülkü ile İstanbul Park arasında galaksi seviyesi fark var.
Biraz bodoslama girdiğim için böyle oldu, aslında Hungaroring’den daha fazla bilgi verebilirdim evet. Belki başka zaman…
Brno görece daha akıcı evet, ama yine de bir Silverstone, bir Suzuka, bir Interlagos değil.
Bu interlagosta ne buluyorsun:)
Sevemedin bir türlü o pisti.
Ne bileyim, yükseklik değişimleri, hızlı virajlar vs hoşuma gidiyor. İlk virajlar ve devamı efsane bence.
Eyvallah. Fark ettim aslında eh laf olsun diye şeeyediyoruz bazen. Sonradan bakınca gereksiz geliyor. 🙂
Değil ama onlarla da kıyaslama zaten o class da bir pist değil bu ve ucuzdur. Her tarafımızın silverstone olmasına gerek yok yani.
Ha şunu söyleyeyim mesela saydığın üçlü arasından FIA GT makinelerine silverstone hariç belki de daha uyumlu daha zevklidir. 2 tekerde ki durumunu bilmiyorum daha yeni yarışlar olmuş, geniş geniş olması serin serin geliyor olabilir. 😛